CASUSLUKTAN ZAVALLILIĞA MİHRAC URAL

Mihrac Ural, sen adam bile değilsin. Adam olmanın ilk koşulu, söylediği sözün arkasında durmaktır. Görünen odur ki, sen ancak arkanda Muhaberat olunca söylediğinin arkasında durabiliyorsun. 

Ali Çakmaklı konusunda yıllar önce söylediklerini savunsana. Sıkıyı görünce neden kıvırıyorsun? Ali Çakmaklı için Cephe'deki yazında "MİT ajanı" demişsin. Savunsana bu lafını.

Yok yok, senden rakip bile olmaz. 

Cezaevlerinden belki bilirsin, "tokatlık adam" diye bir deyim vardır. "Öldürmeye ya da yaralamaya değmez, iki tokat atarsın gider" denilir. Değersiz insanlar için söylenen bir sözdür. Sana da tam uyuyor doğrusu! 

Demek, Adana yereli Ali Çakmaklı'nın öldürülmesi için karar aldı, sen de ona uydun. 

İnsanda biraz karakter olur Mihrac. Kişinin sahip olduğu görüşün doğruluk ya da yanlışlığı sonra gelir. Karakter bile yoksa ne savunulduğunun önemi olmaz. 

Birçok kişi benim örgüt yöneticiliğimi fazlasıyla toleranslı olarak değerlendirir. Bazıları bu nedenle beni eleştirir. Aynı durum benim başıma gelseydi ne yapardım? 

İstanbul'daki bir hapishanede olacağım, dışarıyla irtibatım olacak, dışarıdakiler birisini polis olduğu gerekçesiyle öldürmeye karar verecekler ve gerekli bilgileri aktarıp konuyla ilgili bir bildiri yazmamı isteyecekler. 

İki şey olabilirdi; 

Ya anlatılanlara ikna olurdum, bildiriyi yazardım ve yıllar sonra da onu savunurdum. Yanlış yapmış isem kıvırmazdım, esaslı bir özeleştiri yapardım. 

Ya da anlatılanlar beni ikna etmezdi, o zaman bunu karşımdakilere açıkça söylerdim. İnanmadığım konuda bildiri yazmazdım. 

Anlaman zor ama adamlık budur işte Mihrac! 

Herkes Ali Çakmaklı'nın senin emrinle öldürüldüğünü biliyor. Birşey yapıyorsan, bunu savunmasını da bileceksin. Gözün korkup sinmeyeceksin, sıkıyı gördün mü tüymeyeceksin, kızmayacaksın kıvırmayacaksın. Her koşulda yaptığını savunacaksın. 

Ya da fazlasıyla sıkı bir özeleştiri yapacaksın. Açıkça "ben bir katilim" diyeceksin. "Devrimci katili" olduğunu itiraf edeceksin. 

"Ali Çakmaklı'dan öteye Nebil Rahuma'nın ölümünde de payım vardır" diyeceksin. 

Adamlık işte budur! Bunu diyebilmektir. 

Yapılmış olanın doğruluğundan ya da yanlışlığından öteye, adamlık işte budur. 

Senden ancak "tokatlık adam" olur, ötesi değil...